Nevzat Güzelırmak Efsanesi

Nevzat Güzelırmak Çayırlıbahçe lokalinde.

İstanbul'dan gelen dostumuz araştırmacı yazar Fethi Aytuna ile birlikte bugün Göztepe'nin efsanevi futbolcularından Nevzat Güzelırmak'ı ziyaret ettik. Onunla yetiştiği ve boy gösterdiği, sonrasında da Göztepe'ye transfer olduğu Çayırlıbahçe'nin lokalinde görüşecektik.

Hilal durağında metrodan indikten sonra Kahramanlar'a doğru yürüdük. Neredeyse 50 yıllık Alsancaklı olduğum için buraları avcumun içi gibi biliyordum. Öyle tırışkıdan Alsancaklı değil tabii. Kahramanlar'ı, Mortake'yi, Darağacı'nı da içine alan bir Alsancaklılıktan bahsediyorum. Erbabı anlar...

Çayırlıbahçe lokaline, bizim rahmetli pederin yakın arkadaşları Celal ve kardeşi Kemal'in kulüplerine doğru yürürken, yakınlardaki bir çay ocağının yanında oturan bir adam dikkatimi çekti. Bu yaklaşık 30 yıl önce Tariş depolarında birlikte çalıştığımız Ahmet'ti. Ahmet Murtake'liydi. Ben onu görür görmez tanıdım. Murtake'li eski arkadaşlarımızdan Şerif'ten, Çeribaşı Adil abiden bahsettik biraz. Artık emekli olmuş, Kahramanlar'dan bir ev almış şimdi istirahatteydi... Bizim Altaylılığımız öyle süslü püslü burjuva salonlarında babamıza, dedemize özenerek filizlenmedi... Sokaktan Altaylıyız biz...

Nevzat Güzelırmak milli formayla

Nevzat Abi arkadaş canlısı, hoş sohbet bir insan. Daha Fethi Beyle lokalden içeri adımımızı atar atmaz ayağa fırladı ve "hoşgeldiniz" dedi. Birlikte bir masaya çöküp bardak bardak çay eşliğinde güzel bir sohbet ortamına geçtik. Nevzat Güzelırmak bize Göztepe'nin efsane olduğu dönemi anlatacaktı...

Nevzat Güzelırmak Çayırlıbahçe kulübünden yetişme. Kulüp 1952 yılında kurulmuş. 1942 doğumlu Nevzat abi 16 yaşındayken şimdiki kapalı spor salonunun olduğu yerde oynanan bir Göztepe-Çayırlıbahçe maçında iki gol atınca o zamanki Göztepe'de futbolcu izleme görevini yürüten Abbas Güçlü'nün dikkatini çeker. Geliş o geliş. Daha sonra da 1975'e kadar tam 17 sezon Göztepe'de oynar. Lakabı İngilizdir.

Nevzat Güzelırmak Çayırlıbahçe lokalinde.

Nevzat Abinin kökeni benim anne tarafı Üsküb'e dayanıyor. Zaten benim Altaylılığıma karşın Göztepeli olan eski saha komiserlerinden dayım da rahmetli Gürsel Aksel'in yaşıtıydı. Gürsel Aksel ile tam 17 yıl oda arkadaşlığı yapmış Nevzat Güzelırmak. "Benim yeni transfer olduğum Göztepe'de tutunmamda onun büyük rolü vardı" diyor. Yine rahmetli Çağlayan Derebaşı'nın Konya'dan getirilmesinde de Nevzat Güzelırmak büyük katkı sağlamış. Çağlayan için, "Çok efendi ve utangaç yaratılışlı bir insandı, ama sahada fırtına gibiydi, Allah rahmet eylesin" diyor.

Yaklaşık 3 saat boyunca sadece Göztepe'den değil eski İzmir'den Altay'dan, Altınordu'dan, İzmirspor'dan bahsettik. Lokalden çıkarken duvarda Bayram abinin fotoğrafını gördüm. Bir diğerinde de Altay'ın 1964 genç takımının fotoğrafı vardı. Necdet Tunca rahmetli ve Koko Ali (Ali İkier) tanıdık simalardı.

Ve en büyük Altaylılardan Bayram Dinsel. (Seni çok özlüyoruz Bayram amca.)

Nevzat Güzelırmak'a veda ederken aklıma eski günler geldi. Ben onun son dönemlerine yetişmiştim. Fuji Mehmet'i, Ali Çağlar'ı, Özer Yurteri'ni sahada seyretmiştim. Onlar başka zamanlara, eski güzel günlere, İzmir'in İzmir olduğu ve herkese kafa tuttuğu senelere aitti. Ve Nevzat abi son derece önemli bir şey fısıldadı. "Burada Çayırlıbahçe'de herkes kardeştir. Göztepeli, Altaylı, Altınordulu. Burada kimseye ayırım yapılmaz." İşin püf noktası buradaydı. Şimdi metro istasyonlarında yumruk büyüklüğünde taş toplayıp birbirimize atıyoruz. Kimbilir belki de birbirimizle uğraşmayı bıraksak İstanbul'un 3 büyüklerini sahalardan sildiğimiz günlere döneriz. Ama çok zor çok...